YEŞİLYOLCULAR | SANAL ALEMİN İMAM HATİP ŞUBESİ

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

2 posters

    Valinin 4 kusuru

    MERVE
    MERVE
    YETKİLİ

    YETKİLİ


    Kadın
    Mesaj Sayısı : 596
    Yaş : 39
    Nerden : İSTANBUL
    Okul : KADIKÖY İMAM HATİP LİSESİ
    İleti : SükuTun sırrı hakikatini bilenler sözün hakkını vermeyi de bilirler...!
    Ruh hali : Valinin 4 kusuru Uzgun10
    Teşekkür : 5
    Puanı : 355
    Kayıt tarihi : 25/10/08

    Valinin 4 kusuru Empty Valinin 4 kusuru

    Mesaj  MERVE Cuma Kas. 14, 2008 12:42 pm

    Hz. Ömer âdil, hakperest ve dirâyetli bir idareci olmanın yanında, fırsat buldukça göreve getirdiği valileri teftişe çıkar, valilerle halk arasında bir problem var mı, yok mu diye araştırır, durumu öğrenir öğrenmez de hemen hal çaresine giderdi.

    Said bin Âmir, Hz. Ömer’in Humus valisiydi. Sahabenin ileri gelenlerinden biriydi. Bu göreve gerçekten layık bir insandı. Zaten idareciliğine güvenildiği ve ehil birisi olduğu için bu görev ona verilmişti.

    Hz. Ömer Şam’a yaptığı ziyaretten sonra hem valisi, hem de arkadaşı olan Said bin Âmir’i ziyaret için Humus’a gitti.

    Bir süre valiyle görüşüp sohbet ettikten sonra, Hz. Ömer’in şehirlerine gelişini haber alan halkın toplanması üzerine şehrin ileri gelenlerini çağırdı, vali hakkında kanaatlerini öğrenmek istedi.

    Şam halkının şikâyetleri
    “Valinizden memnun musunuz? Bir şikâyetiniz var mı?”

    “Yâ Ömer, valimizden memnunuz, fakat sebebini bilmediğimiz bazı halleri var, bu yüzden şikâyetlerimizi bildirmek isteriz.”

    “Nedir şikâyetiniz, mutlaka öğrenmek isterim. Buyurun, söyleyin.”

    Humuslular şikâyetlerini sıraladılar:

    1. Sabahleyin görevine erken gelmiyor, geç kalıyor.

    2. Gece olunca bizden kimseyi kabul etmiyor.

    3. Haftada bir gün evine kapanıyor, halkın içine çıkmıyor.

    4. Durup dururken bazı zamanlar baygınlık geçiriyor.

    Hz. Ömer valiye haber gönderdi. Halkın da hazır olduğu bir mecliste kendisine isnat edilen suçların sebebini öğrenmek istedi. Sırasıyla birer birer sordu.

    Bu arada da içinden şöyle dua ediyordu: “Allah’ım, Said bin Âmir hakkındaki müsbet kanaatimde beni yanıltma.”

    “Ne dersin, yâ Said, senin hakkında halk bu şikâyetleri dile getiriyor? Nasıl izah edersin?”

    Kusurun görünmeyen yüzü
    Vali, kendisi hakkında yöneltilen şikâyete konu olan hususlara birer birer açıklık getirmeye başladı:

    “Yâ Ömer! Aslına bakarsanız, ben bunları söylemek istemezdim. Çünkü bir fahr ve gurur olur. Ama şikâyete sebep olduğu için açıklamak zorunda kalıyorum:

    1. Mesaiye biraz geç gidişimin sebebi, evde hizmetçim yoktur. Hanımım da hasta. Ev işlerinin çoğunu kendim görmek zorundayım. Sabahleyin erkenden hamur yoğuruyorum, ekmek yapıyorum. Çocukların kahvaltısını hazırladıktan sonra abdest alıp çıkıyorum.

    2. Geceleri kimseyi kabul etmiyorum. Çünkü gündüzleri halkın işine ve derdine ayırıyorum, geceleri de Hak için ayırıyorum.

    3. Haftada bir gün halkın içine çıkmayışıma gelince, hizmetçim olmadığı için elbisemi kendim yıkıyorum. Başka değişik bir elbisem de yoktur. Yıkadıktan sonra onun kurumasını bekliyorum. Kuruduktan sonra giyiyorum, halkın içine ondan sonra çıkıyorum.

    4. Bazı günler baygınlık geçirmemin sebebi ise: Mekkeliler Hubeyb’i astıkları gün ben de oradaydım. Müşrikler onu bir ağaca bağladılar. Sonra da şu teklifte bulundular:

    “Senin yerine Muhammed’i asmamızı istemez misin?”

    “Dar ağacında iken Hubeyb: ‘Ben çoluk çocuğumun içinde rahatça oturayım da, Muhammed’in (a.s.m.) ayağına bir diken batsın ha, vallahi buna gönlüm razı olmaz’ dedikten sonra ‘Yâ Muhammed!’ diye bağırdı. Sonra da onu şehit ettiler.

    “Allah’ın beni affetmeyeceğinden korkuyorum”

    “Hubeyb’in iman gücünü ve fedakârlığını hatırladığım vakit, ona yardım edemeyişim aklıma geliyor. Çünkü o zaman onu asmalarına engel olabilirdim. Ne yazık ki, o zaman ben de müşriklerin arasındaydım. Onu kurtarmayı düşünemezdim. Bu günahımdan dolayı Allah’ın beni hiç affetmeyeceğinden korkuyorum. İşte o zaman üzerime bir baygınlık geliyor, kendimden geçiyorum.”

    Valisini dikkatle dinleyen Hz. Ömer ellerini açtı:

    “Allah’ım, iyi niyetimde beni yanıltmadın, Sana şükürler olsun” dedi.

    Başta Halife olmak üzere kimse gözyaşlarını tutamadı.

    Halktan birisi gibi yaşayan, kendini farklı ve imtiyazlı görmeyen idarecilere o kadar ihtiyacımız var ki, herhalde kaybettiklerimizi o zaman buluruz.
    tuana__
    tuana__
    Yolcu

    Yolcu


    Kadın
    Mesaj Sayısı : 221
    Nerden : YEŞİL BURSAM!!!
    Okul : ..::BAİHL::..
    İleti : Sevmeyi bilene emir, lütuftur maşuktan...
    Ruh hali : Valinin 4 kusuru Olgun10
    Teşekkür : 0
    Puanı : 73
    Kayıt tarihi : 16/10/08

    Valinin 4 kusuru Empty Geri: Valinin 4 kusuru

    Mesaj  tuana__ Cuma Kas. 14, 2008 6:08 pm

    Teşekkürler güzel bi paylaşım!!

    Rabbim yöneticilerimiz layıkıyla görevlerini sürdürmelerini nasip eylesin ve onları düşmanlarının tuzaklarından korusun..

    vesselam..

      Forum Saati Salı Mayıs 14, 2024 7:11 pm