Tacını Onurla Taşı..!
Narinim, nazeninim! Ne güzel bağlıyorsun başını! Daha çok küçüksün ama eline aldığın yazma ile öyle güzel modeller yapıyorsun ki şaşırıyorum. Ve hoşuma gidiyor, ayna karşısında yeni modeller denemen…
Sana aldığım yazmalara kenar yaparken beni sıkıştırmalarını sabırsızlığın, yazma alırken kendi zevkine göre seçmeye çalışmana bayılıyorum. Dilerim bunlar geçici heves değil, fıtratının diriliği olarak kalır biiznillah!
Şimdi sorumluluk yaşında değilsin tabiî ki. Allah(celle celalüh) nasip ederse büyüdüğünde, bir müslüman hanımefendi olarak diğer ilahi emirler gibi örtünden de sorumlu olacaksın. Sahabenin o teslimiyetle doruk noktayı yaşayan hanımları ve kızları gibi ayetle sorumlu olduğunu anladığında teslim olmalısın. Sıradan bir örtü parçası olarak değil izzeti ve onuru omuzladığına inanarak omuzlamalısın.
Günümüzdeki polemikler kafanı karıştırmasın anneciğim. Eğer şimdilerde dendiği gibi emir değil tavsiye olsa da ya da sadece göğüs dekoltesini kapama olsaydı, Allah(celle celalüh) Resulü (s.a.v) müdahale etmez miydi? Vahiy kesilmemiş ve Allah(celle celalüh) Resulü hata yaptığı zaman anında uyarılırken bu yanlış uygulama uyarı almaz mıydı? Şimdiye kadarki İslam tarihi içindeki (kabul etmeyenlere göre) yanlış örtü anlayışının önü kapatılmaz mıydı? Çok iyi biliyoruz ki örtü ayeti inice, Allah(celle celalüh) Resulü (s.a.v) sahabeden bu emri kızlarına ve zevcelerine söylemelerini ister. Ertesi sabah tüm mümin kadınlar ve genç kızlar başlarını güzelce örtüp geldiler, mümin meclisine… Hazreti Muhammed(s.a.v), “siz ey hanımlar yanlış anladınız, bu bir tavsiyedir. İsteyen de açabilir. Örtü sadece göğüs dekoltesini kapatmak içindir. Sizden sonrakilere zorluk bırakmayın ve kendi nefsinize haksızlık etmeyin bu sıcakta!”demez miydi can kızım? Ne yaparlarsa yapsınlar, hangi cambazlığa başvururlarsa vursunlar, selim kalple dünyaya bakabilenleri kandıramazlar.
Meleğim, annesinin yüreği! Arada sırada başını örtüp dışarı çıkman beni çok sevindiriyor. Bunu senin istemen de bence bir nimet! Sen örtünle, örtün seninle bütünleşecek. Bundan, dışarıda dolaşırken zevk alman, seni örtülü gören sınıf arkadaşlarına karşı kompleks taşımaman çok güzel! Çünkü senin yaptığın son derece doğru bir ahlak iken, bunu yapmayı komplekslerinden yapamayan ablaların var ne yazık ki!
Daha önce de söylemiştim sana Nar’ım, dünya sınav salonudur diye. Ve şu zaman biriminde İslam’ı yaşamak demek dünyada hakkıyla yaşamayı seçmemek demek… Çünkü Allah(celle celalüh)’a (c.c)itaatin arttıkça hayattan da o oranda itileceksin demektir. Tüm bunlara rağmen can kuşum, hiçbir zaman ne kendine ne de başka bir müslüman hanımefendiye bundan dolayı örtü mağduru deme! Mağdurluk ve örtü yan yana hiçbir zaman gelemezler. Bunun imkânı da yok zaten. Örtü, mağdur etmez ancak onurlu eder!
İnsan örtündüğü için mağdur olmaz, fakat Allah(celle celalüh)’a karşı mağrur olan insanlar var olduğu için, zulme uğrarlar. İnanan, örtüde sebatı ile sınanırken, onlara baskı yapanlar da yaptıkları zulümle sınanırlar.
Rabbimden dilerim ki kızım, inancımızla rahat yaşayabileceğin günleri de görürüz. İslam’ın kadına verdiği izzete, onura, haklara tüm dünyanın gözlerinin açılmasını temenni ederek başının tacını başından indirme, evimin tacı! Seni sakınan Rabbine emanet ol yüreğim!
Betül Tezcan
Narinim, nazeninim! Ne güzel bağlıyorsun başını! Daha çok küçüksün ama eline aldığın yazma ile öyle güzel modeller yapıyorsun ki şaşırıyorum. Ve hoşuma gidiyor, ayna karşısında yeni modeller denemen…
Sana aldığım yazmalara kenar yaparken beni sıkıştırmalarını sabırsızlığın, yazma alırken kendi zevkine göre seçmeye çalışmana bayılıyorum. Dilerim bunlar geçici heves değil, fıtratının diriliği olarak kalır biiznillah!
Şimdi sorumluluk yaşında değilsin tabiî ki. Allah(celle celalüh) nasip ederse büyüdüğünde, bir müslüman hanımefendi olarak diğer ilahi emirler gibi örtünden de sorumlu olacaksın. Sahabenin o teslimiyetle doruk noktayı yaşayan hanımları ve kızları gibi ayetle sorumlu olduğunu anladığında teslim olmalısın. Sıradan bir örtü parçası olarak değil izzeti ve onuru omuzladığına inanarak omuzlamalısın.
Günümüzdeki polemikler kafanı karıştırmasın anneciğim. Eğer şimdilerde dendiği gibi emir değil tavsiye olsa da ya da sadece göğüs dekoltesini kapama olsaydı, Allah(celle celalüh) Resulü (s.a.v) müdahale etmez miydi? Vahiy kesilmemiş ve Allah(celle celalüh) Resulü hata yaptığı zaman anında uyarılırken bu yanlış uygulama uyarı almaz mıydı? Şimdiye kadarki İslam tarihi içindeki (kabul etmeyenlere göre) yanlış örtü anlayışının önü kapatılmaz mıydı? Çok iyi biliyoruz ki örtü ayeti inice, Allah(celle celalüh) Resulü (s.a.v) sahabeden bu emri kızlarına ve zevcelerine söylemelerini ister. Ertesi sabah tüm mümin kadınlar ve genç kızlar başlarını güzelce örtüp geldiler, mümin meclisine… Hazreti Muhammed(s.a.v), “siz ey hanımlar yanlış anladınız, bu bir tavsiyedir. İsteyen de açabilir. Örtü sadece göğüs dekoltesini kapatmak içindir. Sizden sonrakilere zorluk bırakmayın ve kendi nefsinize haksızlık etmeyin bu sıcakta!”demez miydi can kızım? Ne yaparlarsa yapsınlar, hangi cambazlığa başvururlarsa vursunlar, selim kalple dünyaya bakabilenleri kandıramazlar.
Meleğim, annesinin yüreği! Arada sırada başını örtüp dışarı çıkman beni çok sevindiriyor. Bunu senin istemen de bence bir nimet! Sen örtünle, örtün seninle bütünleşecek. Bundan, dışarıda dolaşırken zevk alman, seni örtülü gören sınıf arkadaşlarına karşı kompleks taşımaman çok güzel! Çünkü senin yaptığın son derece doğru bir ahlak iken, bunu yapmayı komplekslerinden yapamayan ablaların var ne yazık ki!
Daha önce de söylemiştim sana Nar’ım, dünya sınav salonudur diye. Ve şu zaman biriminde İslam’ı yaşamak demek dünyada hakkıyla yaşamayı seçmemek demek… Çünkü Allah(celle celalüh)’a (c.c)itaatin arttıkça hayattan da o oranda itileceksin demektir. Tüm bunlara rağmen can kuşum, hiçbir zaman ne kendine ne de başka bir müslüman hanımefendiye bundan dolayı örtü mağduru deme! Mağdurluk ve örtü yan yana hiçbir zaman gelemezler. Bunun imkânı da yok zaten. Örtü, mağdur etmez ancak onurlu eder!
İnsan örtündüğü için mağdur olmaz, fakat Allah(celle celalüh)’a karşı mağrur olan insanlar var olduğu için, zulme uğrarlar. İnanan, örtüde sebatı ile sınanırken, onlara baskı yapanlar da yaptıkları zulümle sınanırlar.
Rabbimden dilerim ki kızım, inancımızla rahat yaşayabileceğin günleri de görürüz. İslam’ın kadına verdiği izzete, onura, haklara tüm dünyanın gözlerinin açılmasını temenni ederek başının tacını başından indirme, evimin tacı! Seni sakınan Rabbine emanet ol yüreğim!
Betül Tezcan