YEŞİLYOLCULAR | SANAL ALEMİN İMAM HATİP ŞUBESİ

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

5 posters

    aŞk oldum.. !!

    ArzuHal
    ArzuHal
    YETKİLİ

    YETKİLİ


    Kadın
    Mesaj Sayısı : 47
    Nerden : ist
    İleti : Hoca Abla...
    Teşekkür : 0
    Puanı : 20
    Kayıt tarihi : 18/12/08

    aŞk oldum.. !! Empty aŞk oldum.. !!

    Mesaj  ArzuHal Cuma Ocak 30, 2009 5:26 pm

    aŞK oldum.. !!

    Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
    "Aşkını gizleyip, iffetini muhafaza ederek ölen şehiddir."
    (bk. Kenzu’l-ummal, h. No: 6999-7000; Hakim, Hatib)

    "Aşkını gizleyip, iffetini muhafaza ederek, sabredenin günahlarını, Allahü teâlâ affedip Cennetine koyar." (İbni Asakir)


    Demek ki, dinimizde iffeti muhafaza etmek ve sevgisi sebebiyle günah işlememeye sabretmek, çok sevaptır. Çünkü genel olarak sevgi insanı kör ettiği için, insanın kendisini günah işlemekten alıkoyması zordur. Zor olan işleri başarmanın sevabı da büyük olur.

    Hadis-i şerifte buyuruldu ki: "Ümmetimin üstün olan kimseleri, aşk belasına maruz kalınca iffetini muhafaza edenlerdir." (Deylemi)

    "Aşkını gizleyip iffetini muhafaza ederek ölen şehittir" mealindeki hadis, Hz. Aişe ve İbn Abbas’tan gelen rivayetlere dayanmaktadır

    Bu konudaki rivayetleri zayıf gören alimlerin yanında sahih kabul eden alimler de vardır(bk. El-Makasıdu’l-hasene, 1/658).

    Bilindiği üzere, aşk denilen aşırı sevgi duygusu, duygusal şehevî arzulardan çok farklı bir gerçektir. Genellikle aşk, kişinin iradesi dışında, insanın kalbine-davetsiz misafir olarak- gelip yerleşen bir olgudur. Bu işte, muhatabın gerçek güzelliğinden ziyade, gönlün kabulüne göre izafî bir güzellik söz konusudur. Gözü kör olan aşkın cazibesine kapılan kişinin gözünde, sırf sevgilisinin güzelliği vardır. Bazen cinnete varan bir durum söz konusu olabilir ve akıl tamamen bloke edilebilir.

    İnsanın iradesi dışında gelip kalbini kemiren aşk olgusu aynı zamanda –imtihanın bir versiyonu olarak- bir nevi kalbî/ruhî bir hastalık olarak da kabul edilebilir.

    Bir hadis-i şerifte “iç hastalıklarından ötürü ölen kimse şehittir” (Kenzu’l-Ummal, h.no: 11191) buyurulmuştur. Deyim yerinde ise, bu hadisteki iç hastalıklar organiktir. Aşktan dolayı oluşan iç hastalık ise ruhî/kalbîdır. Aşka, kalbî/manevî olmakla beraber bazen insanın kemiklerini eritecek kadar organik hastalıklara da sebep olabilir.

    Bazı rivayetlerde “gizleme” kaydı yoktur. Fakat bütün rivayetlerde “iffeti koruma” kaydı vardır. Bu da gösteriyor ki, aşkın en belirgin özelliği, nefsânî değil, kalbî olmasıdır.

    Maddî ve manevî “iç hastalıklar” ortak paydasında birleşen bu iki hastalığın da aynı sonuç doğurması en makul olanıdır.

    Aşkın bu meziyetinin önemli bir sebebi de, iffetle devam ettiği takdirde, zamanla sahibini gerçek vuslata kavuşturan bir araç olmasıdır.

    Pek çok âşık, maşukunun üzerindeki fanilik damgasını gördükten sonra, Hz. İbrahim gibi “Ben biraz görünüp, arkasından kaybolan fani maşukları sevmem” demiş, mecazî sevgililer yerine hakîkî sevgili olan Allah’a yönelmiştir. İnsanın gönlünü fanî sevdalardan alıp, bakî bir yâre sevdalı yapan aşk gibi nuranî bir iksir, içinde şahadet şerbetini barındırmaya sezadır.

    Ayrıca aşk, genellikle, muhatabın güzelliğine bakmaksızın ve insanın iradesi dışında gönülde meydana gelen coşkun bir sevgi potansiyelidir ki, bir açıdan –imtihan için verilen- bir musibettir. Böyle bir sevgi potansiyelini hazmederek, onu nefsin kötü emellerine alet etmeden sabreden bir kimsenin bu tavrı Allah’a olan saygısının bir yansımasıdır.

    Allah’ın rızasını kazanma adına, belki de en zor bir musibete katlanmış, en zor bir imtihana tabi tutulmuş, en meşakkatli bir hayata talim etmiş bir kimsenin bu fedakârlığına karşı, Rahman ve Rahim olan Allah’ın kendisini bir nevi şahadet rütbesiyle taltif etmesinde garipsenecek bir şeyin olmadığını düşünüyoruz.

    Suda boğulan, yıkım altında ölen, iç organların hastalığından ölen kimseler de birer şehit kabul edilmiştir. Şüphesiz, bu gibi kimselerin şehitlik mertebesi, Allah yolunda cihat ederken öldürülen kimsenin kazandığı şehitlik mertebesiyle aynı değildir. Velayetler arasında mertebeler olduğu gibi, şehitlikler arasında da dereceler vardır.


    sorularlaislamiyet
    NuR ..
    NuR ..
    YETKİLİ

    YETKİLİ


    Kadın
    Mesaj Sayısı : 441
    Yaş : 32
    Nerden : ●● σLмaк isтєdiqiм чєяLєяdєи ●●
    Okul : _вiαihL___06
    İleti : qeL qör béni.. sén néчLédi
    Ruh hali : aŞk oldum.. !! Bezgin10
    Teşekkür : 7
    Puanı : 352
    Kayıt tarihi : 29/11/08

    aŞk oldum.. !! Empty Geri: aŞk oldum.. !!

    Mesaj  NuR .. Cuma Ocak 30, 2009 5:41 pm

    ArzuHal demiş ki:
    Demek ki, dinimizde iffeti muhafaza etmek ve sevgisi sebebiyle günah işlememeye sabretmek, çok sevaptır. Çünkü genel olarak sevgi insanı kör ettiği için, insanın kendisini günah işlemekten alıkoyması zordur. Zor olan işleri başarmanın sevabı da büyük olur.

    Bilindiği üzere, aşk denilen aşırı sevgi duygusu, duygusal şehevî arzulardan çok farklı bir gerçektir. Genellikle aşk, kişinin iradesi dışında, insanın kalbine-davetsiz misafir olarak- gelip yerleşen bir olgudur. Bu işte, muhatabın gerçek güzelliğinden ziyade, gönlün kabulüne göre izafî bir güzellik söz konusudur. Gözü kör olan aşkın cazibesine kapılan kişinin gözünde, sırf sevgilisinin güzelliği vardır. Bazen cinnete varan bir durum söz konusu olabilir ve akıl tamamen bloke edilebilir.

    İnsanın iradesi dışında gelip kalbini kemiren aşk olgusu aynı zamanda –imtihanın bir versiyonu olarak- bir nevi kalbî/ruhî bir hastalık olarak da kabul edilebilir.

    Bir hadis-i şerifte “iç hastalıklarından ötürü ölen kimse şehittir” (Kenzu’l-Ummal, h.no: 11191) buyurulmuştur. Deyim yerinde ise, bu hadisteki iç hastalıklar organiktir. Aşktan dolayı oluşan iç hastalık ise ruhî/kalbîdır. Aşka, kalbî/manevî olmakla beraber bazen insanın kemiklerini eritecek kadar organik hastalıklara da sebep olabilir.

    Aşkın bu meziyetinin önemli bir sebebi de, iffetle devam ettiği takdirde, zamanla sahibini gerçek vuslata kavuşturan bir araç olmasıdır.

    Pek çok âşık, maşukunun üzerindeki fanilik damgasını gördükten sonra, Hz. İbrahim gibi “Ben biraz görünüp, arkasından kaybolan fani maşukları sevmem” demiş, mecazî sevgililer yerine hakîkî sevgili olan Allah’a yönelmiştir. İnsanın gönlünü fanî sevdalardan alıp, bakî bir yâre sevdalı yapan aşk gibi nuranî bir iksir, içinde şahadet şerbetini barındırmaya sezadır.

    Ayrıca aşk, genellikle, muhatabın güzelliğine bakmaksızın ve insanın iradesi dışında gönülde meydana gelen coşkun bir sevgi potansiyelidir ki, bir açıdan –imtihan için verilen- bir musibettir. Böyle bir sevgi potansiyelini hazmederek, onu nefsin kötü emellerine alet etmeden sabreden bir kimsenin bu tavrı Allah’a olan saygısının bir yansımasıdır.

    Allah’ın rızasını kazanma adına, belki de en zor bir musibete katlanmış, en zor bir imtihana tabi tutulmuş, en meşakkatli bir hayata talim etmiş bir kimsenin bu fedakârlığına karşı, Rahman ve Rahim olan Allah’ın kendisini bir nevi şahadet rütbesiyle taltif etmesinde garipsenecek bir şeyin olmadığını düşünüyoruz.

    Suda boğulan, yıkım altında ölen, iç organların hastalığından ölen kimseler de birer şehit kabul edilmiştir. Şüphesiz, bu gibi kimselerin şehitlik mertebesi, Allah yolunda cihat ederken öldürülen kimsenin kazandığı şehitlik mertebesiyle aynı değildir. Velayetler arasında mertebeler olduğu gibi, şehitlikler arasında da dereceler vardır.


    sorularlaislamiyet






    çok güzel bi paylaşım Allah razı olsun.. monkey
    MERVE
    MERVE
    YETKİLİ

    YETKİLİ


    Kadın
    Mesaj Sayısı : 596
    Yaş : 39
    Nerden : İSTANBUL
    Okul : KADIKÖY İMAM HATİP LİSESİ
    İleti : SükuTun sırrı hakikatini bilenler sözün hakkını vermeyi de bilirler...!
    Ruh hali : aŞk oldum.. !! Uzgun10
    Teşekkür : 5
    Puanı : 355
    Kayıt tarihi : 25/10/08

    aŞk oldum.. !! Empty Geri: aŞk oldum.. !!

    Mesaj  MERVE Cuma Ocak 30, 2009 7:15 pm

    "aşk, genellikle, muhatabın güzelliğine bakmaksızın ve insanın iradesi dışında gönülde meydana gelen coşkun bir sevgi potansiyelidir ki, bir açıdan –imtihan için verilen- bir musibettir...." (NE KADAR DOĞRU BİR CÜMLE!!!)


    BU GÜZEL YAZIYI BİZİMLE PAYLAŞTIĞIN İÇİN TEŞEKKÜRLER... Embarassed
    ArzuHal
    ArzuHal
    YETKİLİ

    YETKİLİ


    Kadın
    Mesaj Sayısı : 47
    Nerden : ist
    İleti : Hoca Abla...
    Teşekkür : 0
    Puanı : 20
    Kayıt tarihi : 18/12/08

    aŞk oldum.. !! Empty Geri: aŞk oldum.. !!

    Mesaj  ArzuHal Paz Şub. 15, 2009 12:07 am

    eywallah ben tsk ederim.. (:
    Zeynebb
    Zeynebb
    Yeşil yeşil

    Yeşil yeşil


    Kadın
    Mesaj Sayısı : 304
    Yaş : 32
    Nerden : ßursa'm
    Okul : ß.i.a.i.h.L
    İleti : __ sen,qözLerim ve katre __
    Ruh hali : aŞk oldum.. !! Huysuz10
    Teşekkür : 4
    Puanı : 89
    Kayıt tarihi : 18/01/09

    aŞk oldum.. !! Empty Geri: aŞk oldum.. !!

    Mesaj  Zeynebb Cuma Şub. 20, 2009 7:00 pm

    Allah razı olsn abla çok qüseldi Cool
    ArzuHal
    ArzuHal
    YETKİLİ

    YETKİLİ


    Kadın
    Mesaj Sayısı : 47
    Nerden : ist
    İleti : Hoca Abla...
    Teşekkür : 0
    Puanı : 20
    Kayıt tarihi : 18/12/08

    aŞk oldum.. !! Empty Geri: aŞk oldum.. !!

    Mesaj  ArzuHal Çarş. Şub. 25, 2009 8:00 pm

    eywallah..
    MAfacan
    MAfacan
    Yeşil Yolcu

    Yeşil Yolcu


    Kadın
    Mesaj Sayısı : 613
    Yaş : 32
    Nerden : BURSA / TRABZON
    Okul : BİAİHL
    İleti : RABBİM KALBİMİ TUT..! BUNA İHTİYACIM VAR..!
    Ruh hali : aŞk oldum.. !! Tuhaf10
    Teşekkür : 7
    Puanı : 490
    Kayıt tarihi : 20/02/09

    aŞk oldum.. !! Empty Geri: aŞk oldum.. !!

    Mesaj  MAfacan Paz Mart 01, 2009 6:18 pm

    ALLAH(cc) razı olsn
    ArzuHal
    ArzuHal
    YETKİLİ

    YETKİLİ


    Kadın
    Mesaj Sayısı : 47
    Nerden : ist
    İleti : Hoca Abla...
    Teşekkür : 0
    Puanı : 20
    Kayıt tarihi : 18/12/08

    aŞk oldum.. !! Empty Geri: aŞk oldum.. !!

    Mesaj  ArzuHal Ptsi Mart 23, 2009 8:00 pm

    ecmain olsun Wink

      Similar topics

      -

      Forum Saati Cuma Mayıs 17, 2024 4:14 am