Hafızlık Anlatılmaz Yaşanır … !!!, diyen ve hafız olmak isteyen kardeşlerimiz için ...
[i][b]"İki ayda hafız olunur mu?"sorusuna bir hafız adayımızın cevabı :
Hafızlık anlatılmaz yaşanır … !!!
Ben bir hafız adayıyım. İki ayda hafızlık yapılabileceğini duyduğumda önce çok şaşırdım ve sonra çok düşündüm. Hafızlık neydi? Hafızlık meğer bir gönül işiymiş. Önce hiç aklımda yokken bir vesile ile başlamak,sonra onu iliklerinde hissedip bağımlılık yaptığını görmekmiş.Hafızlıktan ayrı geçirdiğin zamanlarda böyle bir nimetin özleminin dahi mükemmel olduğunu,her fırsatta yeniden hatırlamakmış.Sevgilisinden ayrılan aşk misali acı çekip vuslat için yalvarmakmış.
O’nun sahibine …
Ders çalışırken kendinden geçip dünya ile ilişkini kesmekmiş. Hocalarımızın “sizler değerli taşlar içinde en değerli olanlarsınız” sözlerinde kaybolup Yaradan’ın ne kadar lütüufkar olduğunu bir kez daha anlamakmış. İleride iyi bir ebeveyn olmaya çalıştığında evlatlarına en güzel anılarını anlatacağını düşünmekmiş. Dünyalık bir meslek için ömürlerini, dirseklerini sıralarda çürütenlere inat maddi hiçbir garantisi olmayan fakat manevi boyutuna güç yetmeyene dört elle değil,dört gönülle sarılmakmış. Dersini yapamayıp ağladığında,bu dünyanın kötülüklerinden seni temizleyen tek şey olarak görmekmiş gözyaşlarını.Ve “Biz Onu (Kur’an-ı) bir dağa indirseydik muhakkak onu Allah korkusundan baş eğerek parça parça olmuş görürdün.”(Haşr 21) ayeti kerimesini hatırlayıp yaptığın işin ne kadar ağır olduğunu yeniden idrak edebilmekmiş.
Umudunu yitirip başaramayacağını düşündüğün bir anda Hz.Ömer (r.a.)’in hiçbir ayeti hayatına aktarmadan ötekini ezberlemediğini böylece dört yılda sadece Bakara Suresini hıfz ettiğini hatırlayıp utanarak sabır küpünü yeniden doldurmakmış.Genç yaşta nefsini köreltmeye çalışırken seni zorladığı zamanlarda gözyaşları içinde secdeye kapanıp “Ya Rab,gücümü sabrımı arttır.Beni hafız yaşat,hafız öldür”diye dua ederken hıçkırıklara boğulmakmış.
Herkezin sana hafız olarak verdiği değer şöyle dursun Rabb’in açtığı ve açacağı kapıları düşünerek içini kaplayan huzurun yüzüne yansıdığını görmekmiş.
Sana ne kadar biçildiğini bilmediğim bir ömür payında hafızlıkta geçirdiğin bir buçuk iki senenin hayatında geçirdiğin en güzel yıllar olduğunu anlamakmış. Hafızlığın nasıl olduğunu sorduklarında aklınız varsa bir dakika bile beklemeyin diyebilmekmiş.Dersi için üzülen arkadaşına “üzülme en güzel olan en zor olandır” diye teselli etmekmiş.
Uykusuz geçen gecelerde ebedi istirahatı düşünüp motive olmakmış.Bazen sıranın üstünde uyuya kalmak bazen de günlerce bahçeye çıkmamakmış Kelamullah’ı ezberlemek adına.Bu duyguları iki ayın neresine sığdırırlar bilemiyorum ama sözlerimden bir şey anlamayan varsa klasik iki cümle ile özetlemeye çalışayım o zaman :
Hafızlık anlatılmaz yaşanır… !!!
Genç Dergisi – Hâfız Pınar Günaydın[/b][/i][/size][/b][/i]
En son rananur tarafından Ptsi Ağus. 18, 2008 3:44 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi